Tuncay Yazıcı

• Zor günlerden geçtiğimiz, devletimizin insanından dayanışma istediği, yardımlaşmanın ön plana çıkartılmaya çalışıldığı, moral, motivasyon ve virüs ile savaşta kondisyonların yüksek tutulduğu, hastalıkta mücadelede üst düzey eforun sarf edildiği şu günlerde halkın yararına üst üste açıklamalar yapan Devlet yetkililerimiz aksine davranarak, milletimizi hayal kırıklığına uğratan bazı kuruluşların olması Polatlı halkını derinden yaralamıştır.

Elektrik insanların şuanda vazgeçilmezi durumunda iken, elektrik ve doğalgaz sayaçlarının üç ay okunmayacağı haberlerde haber olarak açıklanırken ENERJİSA ve POLGAZ firma çalışanlarının sayaçları okuyarak sayaç üzerlerine faturaları bırakıp hızlıca ortadan kaybolmaları, fatura tarihlerine halkın tepki gösterme korku olsa gerek.  

Her ayın 17 ve 22 si arası çalışanlara,19 ila 25 emekli insanlara Elektrik fatura tarihleri tanzim edilirken, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarına muhalefet ederek fatura çıkartan ve fatura tarihlerini çalışan kesimin maaşından önce ödeme tarihi koyarak insanların ceplerindeki paraya adeta göz dikercesine bir uygulama içerisine girip Cumhurbaşkanımızın sözlerini hiçe sayan bu kurum yetkililerini şiddetle kınıyorum.

Son ödeme tarihi 13 olan elektrik faturalarını insanlar ödemek için ya borç alacaklar ya da ay başını bekleyecekler faturalarını cezalı olarak yatıracaklar. Bunun anlamı fırsatçılık mıdır, insanların aklı ile alay etmek midir, Cumhurbaşkanına saygısızlık mıdır yoksa sehven yapılan bir yanlışlık mıdır. Birçok arkadaşımla görüştüm elektrik fatura tarihleri hep maaş tarihinden önce...

Gelen faturalar ateş pahası, evinde hiç doğalgaz yakmayan vatandaşa bile 100 TL fatura gelirken, evinde olmayıpta 1,5 ay köyünde olan Abdullah Amca'ya bile 150 TL elektrik faturası gelmiş, bunun adı halk soygunu değil midir?

Bu vatandaşın hakkını, vatandaştan önce devlet aramalı!

Devlet önce bu soyguna dur demeli...